Devir AKP Devri, var mı itirazı Olan
Türkiye AKP‘nin 18 yıl içinde resmen evrim geçirdi. Kişisel darbelerle farklı isimler altında
orduya emniyete odalara basına hakim ve
savcılara darbe yapılarak tüm taşlar yerinden oynatıldı. Sonra sıra siyasete geldi. HDP'den ,CHP den
,başkanlar milletvekilleri halkın seçimine saygı duymaksızın tutuklatıldı. Bu
süreçte on binlerce kişi kanun hükmünde kararnamelerle (KHK) işten atıldı ve 16
Nisan'da yapılan referandum ile cumhurbaşkanlığı sistemine ve tek adamlığın
aslında beceriksizlik gösterdiği bir döneme geçildi. İşte ne olduysa bundan
sonra oldu.
Seçildiği günden beri
yasama, yürütme ve yargı üzerinde etkisi bilinen ama tarafsız yargı sözleriyle
halkın aklıya dalga geçen ümmetin lideri OHAL ilanıyla bu etkisini
kalıcılaştırdı ve 16 Nisan 2017 tarihinde yapılan Anayasa değişikliği ile de
bunu yasal hale soktu.
Basın kuruluşlarının kapatılmasıyla birlikte siyasi
partilerin mesajlarını halka ulaştırmasını zorlaştı, taraflı bir basın yayın organı yarattı. Siyaset
yapılacak bütün demokratik kanallar kapatıldı. Darbe girişimini bir fırsat
olarak görüp darbecilerle hesaplaşmak yerinde bu girişimi de bir baskı aygıtına
dönüştürerek kendi çıkarı için mazlumları muhalifleri aydınları cezalandıran
bir iktidarın dayattığı yeni rejim açık bir darbe rejimi olmaktan geri kalmadı.
Türkiye ve tüm yurttaşlarımız çifte darbe mağduru oldu.
15 Temmuz darbe girişiminin ardından ilan edilen olağanüstü hâl
(OHAL), 20 Temmuz'da ikinci senesini doldurdu
İlgili resmi kurumlar herhangi bir sayı açıklamadı ancak BBC
Türkçe'nin akademisyen ihraçlarının başladığı 1 Eylül 2016'dan bu yana
derlediği verilere göre, Türkiye'de son bir yılda en az 23 bin 427 akademisyen
ya kadro hakkını kaybetti, ya ihraç edildi ya da çalıştığı üniversite
kapatıldığı için işsiz kaldı.
Türkiye'nin çeşitli şehirlerinde binlerce öğrencinin
hali hazırda eğitimini sürdürdüğü 15 vakıf üniversitesi, Öve öve
bitiremedikleri ‘’sayın hoca efendi’’ dedikleri
'Fethullah Gülen cemaati ile ilişkisi olduğu' gerekçesiyle kapatıldı.
Bu üniversitelerde çalışan idari personelin net sayısı
bilinmiyor. Yüksek Öğretim Kurumu'nun (YÖK) sitesinde belirtilen rakamlara göre
ise 3 bin 808 öğretim görevlisi işsiz kaldı.
Kapatılan üniversitelerin garantörü olan bazı üniversiteler,
binlerce öğrenci kabul edecek kapasitede yeterli derslikleri ve akademisyenleri
olmadığı gerekçesiyle öğrencileri kabul etmedi.
Bunların ardından YÖK karar değiştirerek kapatılan üniversitelerin
öğrencilerinin yeniden tercih yapacağını duyurdu ve binlerce öğrenci,
üniversiteye ilk giriş puanlarıyla yeniden tercih yaptı. Kısacası
Ortalık toz duman Irkçılık ve ötekileştirilme
sınıflandırılma olayı Üniversitelerden Sokaklara taşmış durumda. Kılık kıyafet
bile artık toplumun her kesiminde ciddiyetle ele alınmaya başladı. Sokaktaki
kadınların şort giydi elbise giydi diye saldırıya uğraması, Aydın kesimin
yerini yavaş yavaş cahil bir topluma bıraktığı, din ile siyasetin bir arada
yürütüldüğü hatta din ’in parayla satıldığı, karanlık bir geleceğe bırakılan bu
ülkenin geldiği noktayı ortaya koymaktadır.